23 Ağustos 2011 Salı

MHP ve Ülkücü Oluşum-1


İlham kaynakları Orhun kitabelerine kadar uzanan Türk milliyetçiliği anlayışının modern fikir hareketi 19. yüzyılın ikinci yarısında gerçekleşmiştir. Türk milliyetçiliğinin bir kadro ve fikir partisi yapısına dönüşerek siyasi hayatımızdaki güzide yerini alması ise Milliyetçi Hareket Partisi’nin doğup gelişmesiyle mümkün olmuştur.

Türk milletinin hürriyet, bağımsızlık ve gelişme mücadelesiyle iç içe giden milliyetçilik, Alparslan Türkeş’in liderliğinde teorik ve pratik bir bütünlüğe kavuşmuştur. İşte bu bütünün ürünü Milliyetçi Hareket Partisi'dir. Böylece Türk milliyetçiliğinin partileşmesi ve dolayısıyla demokratik sisteme siyasî bir organizasyon olarak da katılması Milliyetçi Hareket Partisi'yle birlikte gerçekleşmiştir.
Millet Partisi'nden Cumhuriyet Köylü Millet Partisi'ne (CKMP) kadar gelen parti silsilesi, Milliyetçi Hareket Partisi'nin "ön tarihini" oluşturmaktadır. Millet Partisi, 1948 yılında Mareşal Fevzi Çakmak ve Osman Bölükbaşı önderliğinde bir grup milliyetçi-muhafazakâr siyasî elit tarafından kurulmuştur. Millet Partisi, iki siyasî seçeneğe sıkıştırılmış millete üçüncü bir seçenek sunmak istemiş, fakat ideolojik örgüsünü ve teşkilatlanmasını tamamlayamadığından milliyetçi parti olma vasfını tam olarak kazanamamıştır. 1950 genel seçimlerinde % 3,1 oy alarak sadece Osman Bölükbaşı milletvekili seçilebilmiştir.

Demokrat Parti iktidarının, aşırı solda yaptığı tevkife bir denge olması ve kendi siyasî geleceğini garantilemek maksadıyla Millet Partisi'ni 1954 yılında resmen kapattırmasının ardından, bu partinin eski kurucuları kısa bir süre sonra Osman Bölükbaşı'nın genel başkanlığında aynı yıl Cumhuriyetçi Millet Partisi'ni kurmuşlardır. 1958 yılında Türkiye Köylü Partisi'nin iltihakı üzerine Cumhuriyetçi Millet Partisi, Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi adıyla siyasî hayatını sürdürmeye devam etmiştir.

CKMP, 1961 genel seçimlerinde % 14 oy alarak CHP ve AP'den sonra üçüncü parti olmuştur. 1962'de CKMP'nin ikiye bölünmesiyle Osman Bölükbaşı bu partiden ayrılarak Millet Partisi'ni ikinci defa kurmuştur. 1965 genel seçimlerinde ise aynı başarıyı yakalayamamış, ancak % 2,2 oy alabilmiştir.

Milliyetçi dünya görüşünü benimsemiş siyasetçiler, Alparslan Türkeş'in siyaset sahnesine çıktığı tarihe kadar aktif partileşme sürecini başarıyla tamamlayamamışlardır. Milliyetçiler çeşitli siyasî partiler içinde, sivil toplum kuruluşları etrafında ve ayrıca entelektüel çalışmalar çerçevesinde faaliyette bulunmuşlardır. 1963'te Hindistan sürgününden dönen Alparslan Türkeş, Türk siyasî hayatının liberal-muhafazakâr halkçılık ile materyalist-komünist jakobenizme(tepeden inmecilik) boğulduğunu gördükten sonra, milleti bu çıkmaz sokaktan kurtarmak için siyasete atılmayı bir mecburiyet telakki etmiştir.

Bu maksatla 22-23 Şubat 1964'te yapılan CKMP Kongresi'nde başta Dündar Taşer olmak üzere diğer arkadaşlarıyla birlikte bu partiye katılmış ve kısa süre içinde partide etkin bir konuma gelerek 1965'te yapılan CKMP Büyük Kongresi'nde Genel Başkan seçilmiştir. Yeni Genel Başkanıyla birlikte CKMP'nin 1965'ten sonraki çalışmaları, bir program ve teşkilat inşa etme ve benimsetme çabalarına odaklanmıştır. 1970'li yıllar ise yeni bir ad ve imajla birlikte kendini bütün milliyetçi camiaya kabul ettirme ve kitleselleşme sürecini ifade edecektir.

24-25 Kasım 1967 tarihindeki CKMP Kongresinde "9 Işık" olarak tanımlanan yeni doktrin, parti teşkilatına ayrıntılı olarak tanıtılmış ve parti programının çerçevesini belirlemiştir. Anlatılacak çok şey var ama sıkmadan olabildiğince yüzeysel anlatmaya çalıştım. Yarın ise CKMP’den MHP’ye geçiş ve 1980 sonrası yeniden dirilişine bir göz atacağız.

1 yorum: