Anadolu İhtilali Yazı Dizisi-8

Sevgili okurlarım M.Kemal Atatürk'ü anlatırken sıkça yapılan hatalardan birisi de, sanki onun Cumhuriyet ilan etmesinin şart olduğu,başka bir yolu bulunmadığı gibi bir algının verilmesidir..Halbuki bu büyük bir yanılsamadan başka bir şey değildir.Keza M.Kemal Paşa'nın önünde birden çok seçenek ve keyfi yönetim imkanları da bulunmaktadır.. Emre Kongar'ın 'Tarihimizle Yüzleşmek' adlı eserinden sıkça alıntılar yapıp, bu seçenekleri ele alacağım yazım umarım bu konu'da ki düşüncelerinize yeni ufuklar katabilir.. 

a-) Hilafet Seçeneği 
Bu görüşe göre Hilafet sadece toplumun alıştığı bir yönetim biçimi olmaktan öte tüm İslam alemi üzerinde etkili olan bir makam ve yönetim şeklidir. Bu seçeneği benimseyen M.Kemal hem toplum'da daha rahat kabul görür hem de Türkiye'yi İslam aleminin lideri yapar. Ayrıca Kurtuluş Savaşı kahramanı bir çok komutan'da bu görüşü benimsemektedir.Vahdettinin savunulacak bir yeri kalmadığını fark eden pek çok dini çevre bile M.Kemal Paşa'ya ' Başımıza geç,Halifemiz ol' tekliflerini iletmiştir.Bu seçeneğe göre Paşa; 'Halife M.Kemal' olarak devletin başına geçecektir. Tüm bu kolaylıklara rağmen M.Kemal Paşa bu önerileri doğru bulmaz.Ona göre Tarım-din imparatorlukları devri bitmiş,Milli Egemenlik dönemi başlamıştır.. Zaten Arap isyanları da Halifelik makamının pek bir önemi kalmadığını 1915'de göstermiştir.


b-)Komünizm Seçeneği
O sıralar yükselişte olan bu rejim önemli bir seçenektir.Bu rejim benimsenirse Sovyetler desteği'de rahatça sağlanabilecektir. Bu modele göre 'Türkiye Sosyalist Cumhuriyeti' ilan edilecek, Paşa ; 'Yoldaş Kemal' olarak devletin başına geçecektir. Ancak M.Kemal Paşa ,Komünizm rejimini iyi incelemiştir. Bu rejimin işçi  temelli olduğunu anlamış,Türkiye'de ise halkın tarım ile uğraşan kitlelerden meydana geldğini tahlil etmiştir.Bu seçenek 'Sovyet desteğine' rağmen bu şekilde elenmiştir.


c-)Faşizm Seçeneği 
Dönem;ırkçı kuramların saygı gördüğü,Almanya'da Hitler'in, İtalya'da Mussolini'nin örgütlenmeye başladığı dönemdir.M.Kemal;Orta Çağ tarım imparatorluğundan, Türklük bilincinin geliştirildiği ulus devletine geçiş yapacaktır.Bu açıdan faşizm seçeneği bir çok kurmaya uygun gelir. Bu seçeneğe göre 'Milliyetçi Sosyalist Türk Devleti' kurularak Paşa, 'Führer Kemal' olarak devletin başına geçecektir. Böylece Osmanlı İmparatorluğu'nun en ihmal edilmiş olan milleti Türkler,tarih sahnesine döner,devletin ideolojik temelini oluştururlar.. M.Kemal Paşa ise bu seçeneğe şiddetle karşı çıkmıştır.Bir milletin diğerlerinden üstün olması fikrini asla benimsememiştir. 'Türk Milliyetçisi' olmaktan hep övünç duymuş ancak asla ırkçılığa prim vermemiştir. İlerleyen yıllarda bu seçeneği tekrar önüne getirenleri sert biçimde azarlamıştır.


d-) Cumhuriyet Seçeneği
Bu son seçenek uygulanması en zor olan,en çok düşman ile karşılaşılabilecek,anlatılması en zor olan seçenektir.Çünkü toplum sadece Osmanlı'da 600 sene değil daha önce de binlerce yıldır her devlet sisteminde kul olmaya alışmıştır.Birey yerine hiç konmamış,hakları hep sınırlı kalmıştır. M.Kemal Paşa şimdi onlara birey olma hakkı verecekti. 
Bu model endüstrileşme ve Aydınlanma çağı yaşanmadan uygulanamayacak bir modeldir.Halk dini telkinlerin devlet yönetimindeki etkisinden ancak 'Batı tipi Aydınlanma Çağı' yaşayarak kurtulabilirdi.Ancak devleti kuran kadroların buna ayıracak yüzyılları yoktu. Tek adam rejimi değil 'Çağdaş,demokratik,laik'bir rejim için işe koyulur.Beklenen sorunlar gecikmeden ortaya çıkar, Kurtuluş Savaşı'nın bir çok muzaffer komutanı 'Biz Halife'nin kullarıyız' demeye başlarlar,sadece İsmet Paşa Hilafetin artık son bulmuş bir sitem olduğunu, sadece bugünü değil yarınıda düşünecek bir sisteme ihtiyaçları olduğunu,kısacası M.Kemal Paşa'nın fikirlerini tam anlar. Batı'da çok kanlı ve yüzyıllar alan süreçler hızlıca inşa edilir,halk M.Kemal Paşa'nın muzaffer komutan kişiliğine saygı duymakta,kendilerini düşmandan kurtardığı için ona sonsuz güven beslemektedir.M.Kemal Paşa ise sürekli halkına yeni haklar verir,toplumsal hayatta yeri olmayan kadını evindeki hapis hayatından çıkarıp toplumsal yaşama kazandırır. Ancak birileri bu dönem'de kapatılacak olan tarikat-cemaat gibi yapılar sebebiyle M.Kemal Paşa ile hesaplaşma gayretine girer.Onun sağlığında bunu başaramayanlar vefatı ile bitmek bilmez bir mücadeleye başlarlar. O kadar etkili olurlar ki bugün Türk Gençliği biri diğerine hiç benzemeyen 2 farklı  tarihe inanır.Biri Ulusal Kurtuluş Savaşı ile onur duyan devrimlere tam bağlı tarih, öbürü ise Vahdettinin ihanet ettğini bile kabul etmeyen,sürekli din üzerinden halkı galeyena getiren,Kurtuluş Savaşını özellikle İnönü savaşarını reddeden tarihtir..