Kendine Özelleştirme

20 Mayıs 1933 tarihli 2186 sayılı kanunla kurulan ve ilk adı Havayolları Devlet İşletme İdaresi olan THY,gelişen teknoloji ve uçma konusunda tedirginliği azalan insan sayısının artmasıyla beraber son yılllarda büyük şıçrama gösterdi.Sadece ülkemizde tanınmakla yetinmedi avrupada dev futbol kuluplerinin sponsoru olarak avrupa açılımınıda yaptı ve sponsor olduğu takımların gösterdiği başarılara bakarsak iyi sponsorluk anlaşmaları imzaladığını söyleyebiliriz.Bu sponsorluklarında etkisinden olsa gerek THY, dünya havacılık oscarlarını dağıtan skytrax tarafından 2011 Avrupa ve Güney Avrupa'nın en iyi havayolu ödülüne layık oldu.Kadrosuna kattığı yeni uçak filoları ve müşteri memnuniyetini ön planda tutarak yaptığı çalışmalar sonucu yolcu sayısı 20011 verileri itibariyle 14,8 milyon kişiye çıkardı.Buraya kadar anlattığımız her şey THY'nin lehine ve gelişimine yönelik görünmektedir.ancak bu kadar çok yatırım yapan ve ödül alan bir havayolu şirketi her dönemde açıkladığı bilançolarda zarar ettiğini borsaya bildiriyor ki elinde bulundurduğu belgelerde kurumun aslında zarar ettiği yönünde.peki nasıl oluyor da bu kadar çalışma yapılmasına rağmen her sene bu kurum rekor zararlar ediyor?.Şu aşamada sorulması gereken sorulardan biri de Türk Hava Yolları'nın ettiği zararlar devlete yük olduğu gerekçesiyle yeni bir özelleştirme dalgasını mı getirecek? devlet elinde zarar eden kurumların özelleştirildikten sonra ki 5-10 yıl içinde satıldığı paradan daha fazlasını kazandırdığını gördük.ancak iyi yönetildiği söylenerek bütün başarı satın alan kurumun yöneticilerine bağlandı tabi ki başarılı yönetim önemlidir bir kurumun kar etmesinde ancak kasıtlı kötü yönettiysek bunu yapanlarada hesap sormak alınması gereken en önemli kararlardandır.Şimdi kamuoyu olarak THY de zarar gösterilerek satılarak birilerinin menfaatine mi sunulacak ve satıldıktan sonra kar rekorları mı kıracak ? diye soruyoruz.Resmi yollardan yapılan bir açıklama olmasada özellikle son yıllarda THY'ye yakın çevrelerden sızan haberlere göre THY sürekli bir zarar gösterilerek devlet yönetimine yakın bir takım kişilere satılacak ve elimizden çıkacak tabi bu yakın kişilerin arasında kimlerin olduğu konusunda yabancıların olduğu da sızan bilgiler arasında.yine bu kurumun özelleştirmesinde halk arasında kurt diye tabir ettiğimiz ve bu konulardan anlayan bazı milletvekillerinin takibi ve duruşu sonucu şimdilik zarar gösteren bilançoların devamı anlamına geliyor.zira olası bir özelleştirme sonunda açılacak bir dava hekesin dikkatini ve tepkisini çekebilir.burda değinilmesi gereken baska bir konuda telekom ve tüpraş gibi stratejik kurumların sahibi olan ülkeler ile aramızda çıkabilecek sorunlarda bu kurumların nasıl yönetileceği sorusudur.bu konuda daha bir çok şey söylenebilir ancak şimdilik felaket tellallığı yapmaya gerek yok.THY konusuna geri dönecek olursak ,şimdilik bizim olan ayrıcada kritik ve tarihi bir önemi olan THY nin de ne zaman özelleşeceğini bekleyip göreceğiz ve görünen bu özelleştirmenin çok da uzak olmadığı.