
Anadolu İhtilali Yazı Dizisi-1
'Konuşmamızın ne faydası var ki? Saraybosna'ya ziyarete geliyorum,üzerime el bombası atılıyor.Bu ne cüret! ' Arşüdük Ferdinand kendisini hedef alan ilk saldırıdan sonra,Belediye meclisinde konuşma yapan Saraybosna Belediye Başkanı'na bu şekilde bağırıyordu..
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun bir parçası olan Bosna'nın başkenti Saraybosna tarihi günlerinden birini yaşıyordu..Prens Franz Ferdinand Bosna'ya teşrif ediyordu,halk coşku ile prensi beklerken onların arasına sızmış biri vardı ki onun heyecanı bambaşkaydı.Prens'i Görmek için değil,öldürmek için ordaydı! Gavrilo Princip adlı 19 yaşındaki tetikçi Sırp gizli servisi Kara El mensubuydu.Kara Elci'ler Avusturyalıları başlarından defedip,Bosna ile Sırbistan'ı birleştirmek istiyorlardı. Suikast ile Avusturya egemenliğinden kurtulmak istediklerini dosta düşmana göstereceklerdi.Ziyaretin ilk saatlerinde Prensin konvoyuna el bombası atmışlar,onlarca kişi ölmüş,yüzlerce kişi yaralanmış ama Prens yola devam demişti.Kara El kararlıydı ve takibi sürdürdü, Prens saldırıda yaralananları ziyarete giderken şöför yanlış yola saptı ve olan oldu.. Kara el tarafından görevlendirilen 3 ajan'dan biri olan Azrail Princip ordaydı! Ferdinandı ve karısını öldürdü..Sadece 2 kurşunla işini halleden bu Kara El mensubu genç tüberküloz hastasıydı,kaybedecek bir şeyi bulunmuyordu.Görevini tamamladıktan sonra intihar etmek istediysede başarılı olamadı.20 yaşından küçük olduğu için idam edilmedi,20 yıl hapse mahkum oldu ancak hastalığı sebebiyle 4 sene sonra hayatını kaybetti,Sebep olduğu Dünya Savaşı'nın sonunu göremedi.
Bu suikastten bir ay sonra Avusturya,Sırbistan'a savaş açtı.Kısa bir süre içerisinde onları dünyanın diğer başat güçleri izledi.. 1.Dünya Savaşı başlamıştı..
Osmanlı İmparatorluğu-1914
Osmanlı Devleti 17 .yy dan başlayarak hızla gerilemiş,en sonunda yarı sömürge durumuna gelmişti..Sanayi inkılabı yakalanamamış,ülke 1854 Kırım Savaşın'dan başlayarak dış borçların tutsağı olmuştu.Fransız İhtilali her İmparatorluk gibi Osmanlı'yı da etkiliyordu.Bir zamanların kudretli İmparatorluğunun Uluslararası arena'da herhangi bir saygınlığı kalmamıştı.Ülkede belli başlı 3-4 siyasi akım bulunsada hiç birinin bu hasta İmparatorluğa köklü bir reform sunduğu söylenemezdi.İttihat ve Terraki'nin 3 önemli paşası iktidarı paylaşmış,Sultan Reşat ise onların iktidarında adeta göstermelik bir padişahlık yürütüyordu. Enver,Talat ve Cemal paşalar Ordu'nun Balkan Savaşınıda kaybolan moralini ve gücünü toplamak için var gücüyle çalışıyorlar,70 yaşında yüzbaşılar, 30 lu yaşlarda paşa'lar bulunan Ordu'yu rayına oturtmakla uğraşıyorlardı.. Alman subaylardan alınan destekle Alman savaş sistemi benimseniyor ancak Ordu da huzursuzluklarda yaşanıyordu.Devlet yöneticileri dünya'nın gidişatını son dönemlerde iyi okuyor,planlamalar yapıyor, Ordu'yu güçlü tutmak için hazırlık yapıyorlardı. Ancak ülke ekonomik açıdan bitik bir durumdaydı; maaşların bir kaç ay geç yatmasının olağan karşılandığı bir dönemdi.Halk kıtlık çekmekte, enflasyon uçuk seviyelerde gezmekteydi, yerli esnaf sefillik içinde yaşıyordu..Son yıllarda yapılan ve kaybedilen savaşlar ve iç isyanlarında etkisiyle yoksulluk ve moralsizlik ülkedeki genel atmosfer olmuştu.Kırsal'da güvenlik sorunları yaşanıyor,çetecilik her tarafta kendini hissettiriyordu. Osmanlı Devleti 1.Dünya Savaşına bu şartlar altında yakalanacak,toprakları üzerine 6 gizli paylaşım antlaşması yapıldığı günlerde istemeyerek de olsa bu kıyıma merhaba diyecekti.. İnsanlığın o güne kadar gördüğü bu en acımasız savaş'a 30 ülke girecek,10 milyon insan ölecek,15 milyon insan sakat kalacak,4 İmparatorluk çökecek , yeryüzünün haritası değişecekti.. ( Yarın ; Savaşın seyri,Osmanlı İmparatorluğunun savaştığı cepheler ve Savaşın sonları )
Bazı HAYATİ HAKİKİKİYE SAHNELERİNİ (acıda olsa)üstünden belli bi zaman geçtikten sonra tekrar hatırlamak ya da hatırlaTmak güzellll bea diline saglık dostum .. : )
YanıtlaSilDeğerli okuyucum,teşekkür ederim :) elimizden geldiğince hatırlamaya ve hatırlatmaya devam edeceğiz :)
YanıtlaSil